647

Otobüsle her gün bir elçiliğin önünden geçerken “nerenin elçiliğiydi lan bu” diye düşünüyorum. Öğreniyorum, sonra tekrar unutup aynı şeyi düşünüyorum. Biri beni dövmeden aklımda kalmayacak.

646

Araç muayenelerinde silecek için su fışkırtan çıkışı da kontrol etsinler lan. Çoğu arabanınki ön camından çok arkadaki arabanın camını suluyor. Geçen duran bir arabanın arkasından geçerken beni suladı. Çok sinirlendim tam pencereden içeri kafamı sokup azarlıycaktım ki hareket etti be.

645

Kendi maaşım olsa da 2 haftada bir gidebilsem.

644

4 kişilik asansör sırasında 5. kişi olmak. Kapı kapanırken binenlere beni de aranıza alsanıza diye bakmak…

643



Evet ben böyleyim...

"böyle" de ne komik kelime lan.

642

Sevgiliyi Age of Empires oynarken dinlemek ne güzel şeymiş.

641

İstanbul’u “gidilmesi zor şehir” olarak algılıyorum artık.

640

Ailemle otururken kedi alamadığım için kendi evime çıkar çıkmaz alırım ki diyordum. Ancak kendi evime de evlenmeden çıkma gibi bir ihtimalim de çok az. Yeni evliyken de kıskanırım ben o kediyi lan! Kedi severken insan sever gibi sevilmiyor, daha coşkulu daha heyecanlı sevildiğinden insan da öyle sevilmek istiyor be. Feci kıskanırım ben. Hemen almam o yüzden. O arada hamster falan alırım.

Ayrıca kedi alırsam da biri dişi biri erkek 2 tane almayı düşünüyorum. Düşünsene, tüm yaşam alanında senden başka bir tane daha yok, istediğin gibi at koşturmana rağmen yalnızsın. Hatta eve yavruyken gelmişsen yalnız olmamanın ne demek olduğunu bile bilmiyorsun, çok kötü be.

639

Ödünç verdiğim kalemin başını ısırıp, kıskacını bükerek deforme eden insan bir de yüzüme karşı nolcak lan edasında sırıtınca kafa atmamak için zor tuttum kendimi. Bir kalem için kafa atılmaz ama o davranışa atılır ama o da ramazan’da atılmaz.

638

Dünyada ne çok şirin hayvan var! Hepsini ayrı ayrı kafama sürtesim geliyor.

637

Aylardır bir mektubu yazamamak koymaya başladı artık be. Bu sefer mükemmeliyetçilikten değil de hislerimi istediğim gibi anlatamamaktan korktuğumdan yazamıyorum. Hayatımın 1/5ine denk süre sonra böyle bir mektup yazmak da biraz etkili tabi.

Bir de bloga da yazmıyorum pek. Analystic’ten her gün izleyici ne kadar daha aşağı düşecek diye bakıyorum artık. O derece umurumda değil çünkü yazmaya gereksinim duymuyorum. Yakınımda her düşüncemi anlatabileceğim birisi olduğundan, mutlu olduğumdan bu böyle. En sonunda sevgili, zaten kendisi yazamadığına üzülürken “sen niye yazmıyorsun, yazsana yaa” diyince dayanamadım. Zaten çok da okuyanım yokken en sadık en sevgili okurdan böyle istek gelince tamam sırf senin için yazarım dedim. Zaten mektubunu geciktirmişiz bari bu istediğini yapayım dimi?

636

Aslında ben insanlar bana nasıl davranırsa ben de öyle davranıyorum. Kafamı kurcalayan bir şey yokken o sıkıcı davranırsa ben de sıkıcı, neşeli olursa ben de neşeli oluyorum. Yalnızca ilk tanışmada veya nasıl davrandığını anlayamadığım kadar yeni tanıdığım insanlar karşısında tam anlamıyla olmasa da kendim gibi davranabiliyorum ama sadece tek bir insanın yanında olduğum gibi hissediyorum. En fenası da karşımdaki bunalımdaysa ben de bunalıyorum. Böyle de empatiğim.

635

24 saat boyunca dünyanın en yalnız insanı bendim.